RANDEVU İÇİN ÇALIŞMAK

<p>15 Temmuz törenleri sırasında karşılaşan Sayın Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan; Ekrem İmamoğlu’nun tekrarladığı randevu talebine; ‘’ arkadaşlarımız üzerinde çalışıyor’’ cevabını vermiş. Duyduğum bu söz üzerine, devletimizin ne kadar ciddiyetle yönetildiğini düşünerek memnun ve mutlu oldum. Sadece yeni seçilmiş bir belediye başkanının görüşme talebini, kılı kırk yararak inceleyen danışmanlar, yardımcılar ve kurmaylardan müteşekkil heyet; ülkemizin problemlerini kim bilir nasıl kemali ciddiyetle ele alıyor diye düşünmekten de kendimi alamadım.</p> <p>Mesela ekonominin başına getirilen damat, henüz ortaya somut bir şeyler koyamasa da ‘’Burası çok önemli’’ repliğiyle başlayan, cekli, caklı cümlelerle büyüklere masallar söylediği, sayısını unuttuğum bilmem kaçıncı ekonomi programını açıkladı.</p> <p>17 yıldır iktidarda olanlar ‘’yapıldı, uygulandı, bitirildi’’ gibi di’li geçmiş zaman ekleriyle yapılmış cümlelerle icraatlarını anlatırlar. Ama nedense ülkemizin falına bakar gibi geleceğe dair parlak vaatler dinlemek, bu kadar yıldan sonra gerçekten çekilmiyor.</p> <p>Mesela sağlık bakanlığının başına getirilen bilmem hangi cemaat ya da tarikatı temsilen görev yapan Dr. Fahrettin Koca.  Sağlık bakanlığı hizmet kalitesinin sürekli düştüğü, mali sıkıntılar sebebiyle bazı ameliyatların yapılamadığı, çok önemli birçok ilacın bulunamadığı sıkça gündeme getirilmesine rağmen, bu sorunların çözümü yerine, kendi vakıf üniversitesinin sıkıntılarını bertaraf ettiğini basından takip ediyoruz. Hasta garanti’li şehir hastaneleri skandalı, mültecilerin yarattığı izdihamlar yüzünden durma noktasına gelen poliklinik hizmetleri, hastanelerde kaliteli dezenfektenin yapılamaması sebebiyle çoğalan virüslerin yol açtığı ölüm vakaları gibi sorunlara gereken önemi vermese de; İstanbul Beykoz’da devasa bir alanı, Tarihi Ankara Otogar binasını ve Atatürk Orman Çiftliği içinde muazzam bir araziyi kendi vakıf üniversitesine mucize kabilinden kazandırabildi…</p> <p>Mesela Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy; Büyük bir turizm şirketinin sahibi olduğu bilinen bu zat, gasp ve işgal edilen adalarımızı, yunan adaları şeklinde tanıtmasıyla unutulmayacak devlet adamları sıralamasındaki müstesna yerini aldı. Ama en önemli başarısı ramazan ve kurban bayramlarındaki tatil sürelerinin uzatılmasını temin ederek Turistik tesislerin doluluk oranlarını artırmak oldu. Gerçi imalat sektörü uzun tatillerden ciddi zararlar görse de kendisiyle birlikte meslektaş firmalara, rahat nefes aldırmak suretiyle görevini yapmış oldu. Bütün bu girişimlerini gölgede bırakacak çok önemli bir icraat daha yaparak Topkapı Sarayının büyük avlusunu Sütiş isimli muhallebiciye kiralamak suretiyle dünyada bir ilki gerçekleştirdi. Osmanlı İmparatorluğuna övgüler dizen, ihtişamına hayranlığını her fırsatta dile getiren AKP’nin devri iktidarında Topkapı Sarayını ‘’kazandibi’’ satış merkezi haline getirmek ilginç ve hazin bir tecelli olsa gerek.</p> <p>Milli Eğitim Bakanlığına, fetönün gücünü kırabilmesi için, eğitim alanındaki ciddi çalışmalarıyla tanınan Prof. Ziya Selçuk getirildi. 17 Yıllık AKP döneminde çok fazla bakan değişmesine rağmen, İmam Hatip eksenli uygulamalarla nitelikli eğitim anlayışı maalesef çok ciddi yara aldı. Bu konuda alternatif oluşturulacağı düşünülen özel okul sahibi bu bakan, devletin eğitimdeki ağırlığını büyük ölçüde ortadan kaldırdı. Farklı bir programla niteliğin artması yönünde adımlar beklenirken tam tersine statükonun devamı uzun müddet değiştirilmeyecek şekilde hayata geçirildi.</p> <p> </p> <p>Tarım ve Orman Bakanlığı’na getirilen Bekir Pakdemirli bu kısa hizmet süresine hayal kırıklığı ve bol bol skandal sığdırdı. Her konuşması, her icraatı, toplumda hayret ve şaşkınlıkla karşılandı. Bilhassa patates ve soğanın astronomik fiyatlarla satılması, halkımızın mutfak ekonomisinin unutulmazları arasında yerini aldı.</p> <p>Üretici ve tüketicilerin gerçekleriyle, bakanın öngörü ve tespitleri hiç örtüşmedi. Kırmızı et ithal ederken, iki üç yıl içinde ihracatçı ülke olacağımızı söyledi. Bir taraftan hastalıklı olduğu gerekçesiyle patates ekimini yasaklarken, gümrük vergisini sıfırladığı 200 bin ton patates ithal etti. Bu dönemde çiftçi, üretici ve uzmanlar tarım ve hayvancılığın öldüğünü söylerken Bakan alay eder gibi tarımsal hasılada Avrupa’da 1.’nci, Dünya’ da 7’nci olacağımızı iddia etti. Son 6 yılda ithal ettiğimiz tarım ürünlerine 181 milyar lira ödediğimizi görmezden geldi.</p> <p>Son çıkan orman yangınlarına müdahalede, helikopter-uçak tartışmasıyla yine gündeme gelen Bekir Pakdemirli bana eski YÖK Başkanı Prof. Ali Demir’i hatırlattı. Bilindiği gibi bu YÖK Başkanı döneminde vukuatsız bir üniversite imtihanı yapılmadı. Ya soru çalınır, ya el altından cevap anahtarları birilerine verilir.</p> <p>İşte, üzerinde çalışıp neredeyse bakanlıkları bile özelleştirerek ortaya koydukları Türkiye tablosu bu…</p>